27 Nisan 2021 Salı

Rahat okunabilen bir bilim yazısı: Evren nedir?

Size evren konusunda kısa bir bilgi vermek istiyorum. Edebiyat yazılarının arasında bir bilim yazısı hoşunuza gider diye düşündüm. Ben de sizinle birlikte bilgilerimi tazeliyorum. Alıntıladığım yazı 2011 yılında yazılmış, yani evren konusunda yapılan araştırmalar sonucu şu an çok daha fazla bilgiye sahibiz eminim. Bu yazı bir başlangıç olsun, daha ileri düzey bilgiler elde ettiğimde onları da paylaşayım evrenle ilgili olarak. 

Evren'in ne olduğuna ilişkin düşünce ve inançlar çok çeşitlidir. Toplumdan topluma ve tarih boyunca da değişmiştir. Bir de bilimin ortaya koyduğu, binlerce bilim insanının ortaklaşa çabasıyla yüzlerce yılda ortaya çıkarılmış bir evren resmi vardır. Buna göre Evren genellikle "geçmişte var olmuş, bugün var olan ve gelecekte var olacak her şeyin oluşturduğu bütünlük" olarak tanımlanır. Bu "herşey"in içine bütün madde (gezegenler, yıldızlar, gökadalar ve gökadalar araı madde) ve enerji girer. Evren'in ne kadar büyük olduğu kaç yaşında olduğu, içeriğinin ne olduğu ve sonunun nasıl olacağı gibi sorulara hala yoğun bir şekilde yanıt aranmaktadır. 


Gökbilim gözlemlerinin son yorumlarına göre Evren’imiz 13,75±0,11 milyar yaşındadır. Yani genel kabul gören bilimsel evren modeli her şeyin 13,75 milyar yıl önce tek bir noktadan ortaya çıktığını, zamanın o anda akmaya başladığını ve o tarihten bu yana da Evren’in sürekli genişlediğini ve değiştiğini söyler. Ancak büyüyen, genişleyen Evren’in bir merkezi ya da kenarları yoktur. Genişleyen Evren’imizin bize uzak bölgeleri, yakın bölgelere göre daha hızlı genişler, bizden uzaklaşır. 2011’in başlarında keşfedilen UDFj-39546284 adlı gökada şimdiye değin keşfedilen en uzak gökadadır. Onun, Büyük Patlama’dan yalnızca 480 milyon yıl sonra yola çıkan ve 13,27 milyar yıl boyunca Evren’de yol alan ışınlarından bazıları Hubble Uzay Teleskopu’nca yakalanmıştır. Bu gökada şu anda bizden 31,7 milyar ışık yılı ötededir -ışınların yolda geçirdiği 13,27 milyar yıl boyunca Evren durmamış, genişlemiştir.

Görüşümüz içinde kalan, gözleyebildiğimiz ve hakkında bilgi edinebildiğimiz Evren bölgesine “gözlemlenebilir Evren” denir. Bu varsayımsal yapı, Dünya’nın merkezde olduğu bir küre şeklindedir. Kürenin sınırlarına yakın bölgelerden bize gelen ışıklar, 13,75 milyar yıldır yol almaktadır. Ancak o nesneler bugün 13,75 milyar ışık yılından daha uzaktır. Çünkü o kadar yıl boyunca Evren, genişlemesini sürdürmüştür. Yapılan hesaplara göre gözlemlenebilir Evren’in yarıçapı 46 milyar ışık yılıdır. Bir başka deyişle Evren’de görebildiğimiz her şey 92 milyar ışık yılı çaplı bir kürenin içinde yer alır.

Ben Uzay Bilimleri ve Teknolojileri Bölümü'nde doktoraya başladığım ilk yıl bu konuda bir seminer dinlemiştim, hatta buraya bir yazı olarak da bu seminerle ilgili yorumumu yazmıştım. O seminerde edindiğim bilgiye göre evrenin en uç noktasında, yani bittiği yerde ışık gözlemlenmiş, böylece bir petekteki birbirine bağlı altıgenler gibi bir çok evrenin yan yana olduğu söylenmişti orada ve slaytlarda bu şekilde resmedilmişti. 

Uzay çok gizemli ve çekici bir konu benim için. Yazının başında da bahsettiğim gibi evren konusunda daha güncel bilgiler edinip bu yazıyı yeni bir yazıyla genişletmek istiyorum ileriki günlerde. Sevgiler ❤️

 Kaynaklar: 50 soruda evren - Çağlar Sunay, bilimvegelecek.com.tr

19 Nisan 2021 Pazartesi

Kısa Karşılaşma (1945) film yorumu

Merhaba, dün bir film izledim ve enerjisinden çok etkilendim. Siyah -beyaz olmasına rağmen... Film 1945 yapımı, zaten eski ama kaliteli filmleri izlemek çok farklı bir tat veriyor :) Aslında etkilendiğim filmdeki iki aşığın enerjisiydi. Filmin orijinal adı "Brief Encounter" ve okuduğum bir kitapta ismi geçiyordu.


Filmin başlangıç sahnesi, tren istasyonundaki bir kafeteryada geçiyor. Bir adam ve bir kadın sessizce oturmuş çay içiyorlar ve içeriye bu kadını tanıyan başka bir kadın giriyor ve düşük çenesiyle yanlarına oturuyor. O konuşurken adamın treni geliyor ve kadının omuzuna dokunup oradan ayrılıyor.

Bu sahne filmin sonu aslında, daha sonra kadın eve gidip adamla arasında geçen herşeyi kocası yanındayken, O'na anlatır gibi tekrar yaşıyor. Böylece biz hikayeyi öğreniyoruz...


Laura her perşembe kasabadaki evinden trenle şehire gelip, burada alışveriş gibi rutin işlerini tamamlamaktadır. Bir gün tren istasyonunun kafeteryasında Harvey ile tanışır, daha sonra şehirde rastlar. Birbirleriyle ilk görüştükleri andan itibaren aralarındaki diyalog çok doğal ve canlıdır. Harvey bir doktordur ve O da evli ve çocukludur. 

Kadının şehirde yaptığı bir diğer aktivite de sinemaya gitmektir ve bir perşembe öğleden sonra Harvey'in hastanede işleri bittikten sonra birlikte yemek yerler ve sonrasında da sinemaya giderler. Kadın başta tanıştığı adamdan kocasına bahsetmekten çekinmez, kocası da bu durumdan rahatsız olmaz, karısına çok güvenmektedir.


Ancak zamanla aralarında büyük bir aşk gelişir...

Kaptırdım anlatıyordum az daha herşeyi 😀. Tavsiye ederim, izleyin filmi, oldukça etkileyici. Çift bir yandan duygusal çıkmazlar içine giriyor, bir yandan da çok güzel vakit geçiriyor. 

Filmin diğer güzel bir tarafı da akşam evde bile kadını ve kocasını şık kıyafetlerle görmekti. Kocası evde takım elbise ve kravatlı, kadının saçları yapılı ve makyajlı. Bu bana yapay gelmekten çok, iki kişi arasında saygı olduğunu ifade etti. 

Herkese iyi haftalar diliyorum ❤

18 Nisan 2021 Pazar

Karamel Kokulu Öykü Okulu

Hanzade Servi'nin okuyucuya öykü yazdırmak için yazdığı kitap :) Bu konuda birçok kitap aldım, sonrasında okumayı erteledim ama bu kitap gerçekten sıra dışı diliyle kendini okutuyor... Çocuklar hedef kitle gibi görünse de her yaştan okuyucuya hitap ediyor yazar. Kitabın adından anlaşılacağı gibi, bir okula ya da kursa devam eder gibi takip ediyorsunuz öğretmeninizi. Kitabın aralarında sizin doldurmanızı istediği boş alanlar bile var. 


Bu kitapla ilgili kaç yazı yazarım bilmiyorum ama kitap bitmeden bu yazıya başladım. Bana öykü yazmak konusunda şimdiden ilham verdi kitap. Bazı alıntıları paylaşmak istiyorum, umarım hoşunuza gider. Belki de kitap bitince yorumumu girmeden önce yazabilirsem öykümü paylaşırım sizinle 🙏

"Yazmaya başlamadan önce kendine bir tür belirleyip o türe göre yazmaya çalışarak kendini kısıtlamanı istemem. Mesela gülmeceyi seçtiğinde, her sayfada okuru güldürmeye çalışarak, yani bunu bir görev haline getirerek kendini sıkabilirsin. Unutma, sen sıkılırsan okurlar da sıkılır."


" Aklında zaten bir konu varsa, karakterleri ve türü ona göre belirleyebilirsin. Ama aklında hiçbirşey yoksa, seni en çok heyecanlandıran şeyi düşün ve onun hakkında yaz. İlk öykün için bu bence süper bir konu seçimi olacaktır."

Bir kere okuyup geçilecek türden bir kitap değil, öykü yazacaksanız yazılanları okumak için kitabı tekrar karıştırmak isteyebilirsiniz ama bunun sizi sıkmayacağından da emin olabilirsiniz :)

Sevgiler ❤

15 Nisan 2021 Perşembe

Beyefendi - E. L. James kitap yorumu

Merhabalar, artık mezun oldum. İşim gücüm kitap okumak :)) Aslında tezimden iki yayın çıkartacağım ama vaktim var. O yüzden kitaplar kalın da olsa, şaşırtıcı hızda bitiyor. 


E. L. James'i Facebook'tan takibe aldım kitap biter bitmez. Aynı zamanda Gri'nin elli tonu serisinin yazarı olduğundan bahsetmiştim daha önce. Hikaye biraz Türk filmi gibi; zengin oğlan, fakir kız arasında her şeye rağmen gelişen büyük aşk... 

Biraz daha açayım: Alessia ülkesi Arnavutluk'tan İngiltere'ye kaçak olarak gelir çünkü ailesinden kaçmak istemektedir. Para kazanması gerektiği için temizlikçi olarak çalışır. Temizlediği evlerden biri Maxim'e aittir, Maxim eski temizlikçisinin yerine gelen bu kızdan görür görmez elektrik alır. Maxim kraliyet ailesinden lordluk mevkiinde bir aileye sahiptir. Çok zengindir ve ağabeyi yeni vefat ettiği için tüm aile şirketlerinde patronluğa ve ağabeyinden ölümünden sonra O'na geçen lord ünvanına alışmak için bir adaptasyon sürecindedir. 

Alessia'nın ise aslında çalışma izni ve pasaportu dahi yoktur. O'nu ülkesinden kaçak getirenlerle başı derde girer ve tabi ki Maxim'de bu olaylara dahil olur..

Kitabın kısaca konusu böyle, elli ton serisinde olduğu gibi erotizm var. Pembe, beyaz aşk kitabı dizileri var ya, belki biraz o çerçevede kalmış denilebilir. Elli ton serisinin filmlerinden daha fazla zevk almıştım ama aşk romanı okumayı sevenler bu kitaptan da zevk alacaktır.

Sevgiler ❤

7 Nisan 2021 Çarşamba

Kitapyurdu alışverişim

Sipariş ettiğim kitaplar geldii! :) Bahsedip durduğuma bakmayın, sadece beş kitap, az birşey. Çoğu tavsiye üzerine not aldığım kitaplardan. Görselden okuması zor, isimlerini yazayım:

* Karamel kokulu öykü okulu - Hanzade Servi
* 50 soruda maddenin evrimi - Kerem Cankoçak
* Akhilleus'un şarkısı - Madeline Miller
* Meyhane - Emile Zola
* Şimşek hırsızı/ Percy Jackson ve Olimposlular 1. kitap - Rick Riordan


Şu anda okuduğum kitaplar olduğu için biraz bekleyecekler. Seçimlerimi beğendiniz mi? Aralarında sizin yorumladığınız kitaplar var mı? Varsa tekrar okumak isterim :)

3 Nisan 2021 Cumartesi

Aşka Yolculuk (Leap Year) film yorumu

Aydınlık, güneşli bir cumartesi öğleninden merhaba. Her ne kadar bizim ev fazla güneş almasa ve nispeten karanlık olsa da dışarının çok farklı olduğunu biliyorum. Dün yarım günümü dışarıda kitap okuyarak geçirdim, arabanın arkasında portatif sandalyelerim var, istediğim, doğa ile içiçe bir yerde açıp oturuyorum, özellikle parklarda... 

Dün bir de film izledim, Esra Ercan Fighting!!! blogunda birkaç gün önce yorumlamıştı. Aşka Yolculuk, tam bir eğlence dolu romantik komedi filmi. 


Anna 4 yıldır birlikte olduğu erkek arkadaşından beklediği evlilik teklifini alamaz. Kongreye İrlanda'ya giden sevgilisine bir süpriz yapmaya karar verir. İrlanda'nın geleneklerine göre şubat ayının 29'unda kadınlar, erkek arkadaşlarına evlilik teklifi yapabilmektedir. Ayın 29'unda Dublin'de olmak üzere Amerika'dan yola çıkar ancak kötü hava şartlarından dolayı uçağı küçük bir şehre iniş yapar. Bu kez deniz yoluyla şansını denemek için tekne tutan Anna, yine kötü hava şartlarından dolayı küçük bir sahil kasabasında tek başına mahsur kalır...


 Burada hem bar hem otel olan bir mekan bulur ve orayı işleten barmenle tanışır. Ve bu adam O'nu Dublin'e götürmek için bundan sonraki maceralarında kendisine eşlik edecektir. Tanıştıkları andan itibaren adam kendisine alaycı ve aksi davranır, başta adama sinir olan Anna, yol boyunca adamın gerçek kişiliğini çözer. 


Bugünlerde filmlerin en can alıcı kısımlarında gözlerimden yaşlar süzülüyor. Filmin sonunda ne olacağını tahmin etmeme rağmen kadının umutsuz hissettiği an beni çok etkiledi. Mutlu sona doğru da duygulandım. Genel anlamda film eğlenceli, özellikle depresif hissetiğiniz bir zamanda izlerseniz size iyi gelecektir. Sevgiler ❤

1 Nisan 2021 Perşembe

Elmalı ıslak kek

 Merhaba, elmalı turtanın yerini alabilecek bir kek tarifi vereceğim size. Turtaya tereyağı gerekirken bu kek sıvı yağla yapılıyor. Bu açıdan turtadan daha sağlıklı olduğu söylenebilir ayrıca yumuşacık oluyor ve çok da lezzetli...

İç harcına yumurta ve un eklenmeden önce ayırılan bir kısmı, kek piştikten sonra üzerine dökülüyor ıslak olması için. Bu yüzden buzdolabında saklamakta fayda var. Tarife ulaşmak için TIK


Bu ara oldukça yoğun kitap okudum. Beyefendi ve Rüzgarın Adı'nı birlikte okuduğumdan bahsetmiştim. Yine işlerin yoğun olacağı bir dönem yaklaşıyor, bakalım kitaplar ne zaman bitecek... Ayrıca Kitap Yurdu'ndan yeni kitaplar sipariş verdim, hepsi tavsiye üzerine seçtiğim kitaplar. Kargo gelince bir yazıyla kitapları sizlere tanıtabilirim. 

Bugün bir meslektaş arkadaşım ile buluştuk, konuşurken geçmiş olaylara göre tahmin ettik ki neredeyse on yıldır görüşmemişiz. Ne kadar acı birşey aslında... İyi anlaştığım ve sevdiğim bir arkadaşım, aynı şehirde yaşıyoruz ama herkes işine gücüne dalmış, ne kadar zaman uzak kaldığımızı bile farketmemişiz.

O kadar bireyselleştik ki, bir Avrupa ülkesinden bu konuda farkımız kalmadı, herkes kendi başına... Yanlızlığımız içinde boğuşsak da çok da alıştık bu duruma, kafa rahatlığına :)