10 Ağustos 2015 Pazartesi

Dolunayda Şiir ve Müzik

Antalya'da Dolunay Dostları diye iki farklı grup var. Bunlar daha önce tek grupmuş ama aralarındaki anlaşmazlıktan dolayı ayrılmışlar. Her ikisi de dolunay zamanı şiir ve müzik gecesi organize ediyor. Ben her ikisine de zaman zaman katılıyorum. 5 Ağustos'ta ikinci ölüm yıldönümü olan babamın mirası bana Türk halk ve klasik müziği sevgisi. Bu tarihe çok yakın bir tarihteydi birisi, gitmemek olmazdı. Aşağıdaki resimde saz çalıp türkü söyleyen bayan geceye birlikte gittiğimiz arkadaşım. O akşam orada olan, enstrüman çalan ve şiir okumak isteyen herkes sahneye çağrılıyor. Gecenin bir güzel tarafı da bu :)


Ayrıca geceye zihinsel yetersiz çocukların barındığı bir vakfın yöneticisi de çocuklarla birlikte katıldı. Sanatçılara eşlik edenler de bu melekler; ne kadar canlı ve keyiflilerdi... Geceye farklı bir renk kattılar.


Ağustos ayında birçok şairin ölüm yıldönümü varmış ama geceye damgasını vuran Can Yücel ve Bedri Rahmi Eyüboğlu'ydu. Bedri Rahmi Eyüboğlu aynı zamanda ressam, bir resmine benzer bir çalışma yaptığımı da söyleyeyim. Orada o gece okunmadı ama Can Yücel'in çok sevdiğim bir şiirini burada sizlerle paylaşacağım. Ben o gece şiir okuyacak olsaydım, bunu seçerdim :)



Dibine Kadar Yaşamak

Boşver be yaşı!
Gönlün ne kadar genç ondan haber ver 
Şöyle atıp koyu grileri-siyahları sabahtan
Sarı bir kaşkol atabiliyor musun boynuna, ondan haber ver
Koyma bir kenara yüreğini, aç kapılarını,
Gelene geçene yol verme girsin içeri diye,
Ama gömme başını toprağa bir çift güzel göz uğruna.
Bilirim yine yeşerecek bir çiçek bulursun bir dalda,
Ama aklını kaybedecek kadar bir aşk varsa avuçlarında,
Bırak aksın yollarına.
Yağ geç, yık geç, kimse inanmazsa inanmasın
Sen inan yüreğine.
Hem ona geçmezse, kime geçer sözün?
Büyü büyü...
Bak ellerin, ayakların kocaman
Aklın da maaşallah yerinde
E ne diye tutarsın yüreğini uçmasın diye
Akıllı ol, yüreğin gelir peşinden
Boşver yaşı başı,
Aşk var mı aşk, ondan haber ver
Takılmışın yüzündeki, gözündeki çizgilere
O çizgilerin yüreğine neler kazıdığını düşün
Atmak mı istiyorsun kendini bir dereye soğuk bir kış günü.
Öl gitsin...
Parayı pulu savurup
Bir balıkçı köyünde balık mı tutmak istediğin,
Savrul gitsin...
Boşver be yaşı başı,
Kim tutar seni kim,
Kendi yüreğinden başka?
Aklını al da öyle git...
İster bir duvara, ister bir odaya, kıra, bayıra, vur da git.
Dert etme ellerini, onlar da gelir seninle birlikte, bırakmadıkça birine.
O biri de gelir, gerçekten istediğin oysa,
Seveceksen ve öleceksen uğruna...
Yaşa be yaşa da öyle git, gireceksen toprağa.

Yaş 70'e gelse bile, hayat daha bitmemiş,
Sen mi biteceksin?
Çekeceksen bile bayrağı,
Yaşadım ulan dibine kadar diyemeyecek misin?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder