Bizde bu kuramı anlatan ince bir kitap vardı eskiden. Ama dili o kadar ağdalıydı ki, kuramı anlamak bir yana daha da kafanızı karıştırıyordu. Daha sonra doktora bilimsel hazırlık derslerinde konuyu anladım. Kerem Cankoçak'ın 50 Soruda Maddenin Evrimi kitabında da çok açık bir dille anlatılmış. Belki ilk okumada kafaya yerleşmeyebilir ama E=mc2 nin kafada zamanla netlik kazandığını söyleyebilirim.
O kitaptan bazı alıntılarla konuyu anlatmaya çalışacağım...
Her gözlemci kendi zaman ölçümüne sahiptir ve farklı gözlemcilerin taşıdığı özdeş saatler aynı sonucu vermek zorunda değildir. Örneğin aynı yaştaki ikizlerden biri bir uzay gemisine binip, ışık hızına yakın bir hızda başka bir gezegene gitse, dünyadaki ikizinden daha genç olarak geri gelir. Bütün bunlar deneylerle kanıtlanmış bilimsel gerçeklerdir. Nasıl ki mutlak anlamda yukarı ve aşağı yerler yoksa, zamanda da önce ve sonra yoktur. Evrende iki olay arasında öncelik veya sonralık yoktur. Bu olguyu anlamak için Intersellar (Yıldızlararası) filmini izlemenizi tavsiye ederim.
Işık uzayzamanda en kısa yolu izler dolayısıyla bükülmüş uzayda ışık eğri bir çizgi çizerek hareket eder. Işık kütleçekim alanları tarafından bükülür. Einstein'ın bu öngörüsü 1919 yılındaki güneş tutlması sırasında Eddigton tarafından sınanmış ve doğrulanmıştır. Bu olguyu anlamak içinse Einstein ve Eddington filminizi izlemeniz tavsiye ederim. Sevgiler ❤
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder