Pazar gününü annemle geçirmedim baştan itiraf edeyim. Doğa yürüyüşüne gittim ama sehpaya bir şiir bırakarak... Asıl hediyem üzerinde KIZIM BENİM EN İYİ ARKADAŞIM yazan bir tişorttü, anneler gününün 1 hafta öncesinde üzerine denedi, birlikte aldık.
Şiiri çok beğenmiş, aklına anneannem gelmiş, çok ağlamış... Belki daha önce rast gelip okumuşsunuzdur ama okumayanlar varsa buraya alayım:
Akşam eve geldiğimde annem komşularla birlikte terastaydı, hep beraber zaman geçirdik. Gün içinde Isparta'nın Sütçüler ilçesinin Çimenova köyündeydim. Köyün ormanlarında dolaştık: Ardıç, sedir, göknar ve kızıl çam ağaçlarıyla bezeliydi her taraf.
Antalya'nın alıştığımız nemi yok Isparta'da, havası kuru, mis gibi. Her yer bitki kokuyordu ayrıca, genellikle kekik, limonlu kekik, bazı yerlerde ise çam. Öğle yemeğinde yanımızda getirdiklerimizi ağaçların altında yedik, her zamanki gibi... Ben sabah dolapta gördüğüm köfteleri ve bir parça da balığı yanıma almıştım ama bir daha o riske giremem havalar ısındığı için. Bozulmamışlardı ama ilk anda tedirgin oldum.
Ova manzarasının karşısında heybetli bir dağ manzarası da vardı hayran bırakan...
Her yürüyüşten sonra kendimi daha dinamik ve gençleşmiş hissediyorum. Yine o hafif duygularla mutlu hislerle sonlandı yürüyüşümüz. Köye indik ve köy kahvesinde çaylarımızı içip köylülerle sohbet ettikten sonra şehrimize geri döndük :) Sizin anneler gününüz nasıl geçti?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder