Merhabalar, bundan önce ders notu gibi yazdığım, yeryüzünün alt katmanları ile başlayan yazımın devamı gelecek, beni teşvik ettiği için Akela'ya teşekkür ederim. Bu sefer konuyu farklı kaynaklardan araştırıp bir sentez yapacağım, jeoloji ağırlıklı bir yazı olacak.
Dün akşam biraz da stresimi azaltmak, rahatlamak için içimden çizim yapmak geldi. Daha önce bir süre resim dersi alıp karakalemden başlayıp, suluboya ve daha sonra yağlıboya resimler yapmıştım hocamın atölyesinde. Dün yaptıklarım basit çizimler, zaten amacı da yorulmadan eğlenmek.
Kartanesi desenleri |
Çizimleri Pinterest'te gözüme kestirdiğim desenleri örnek alarak yaptım. Bayağı keyif aldığımı söyleyebilirim. İçimden geldikçe defterimi doldurmayı planlıyorum :)
Bu ara Patrick Rothfuss'un Rüzgarın Adı kitabını okuyorum. Kitap 736 sayfa, dolayısıyla kitabı bitirip yorum girmem bayağı zaman alacak. Ben de ara ara kitaptan beğendiğim bölümleri paylaşmaya karar verdim.
Şu ana kadar 69 sayfa okudum ve romanın merkezinde bir hancı var. Tarihçi O'nu bulup geçmişteki hikayesini anlatmasını istiyor, ikna ettikten sonra bir taraftan da kayıt tutuyor. Şöyle başlıyor hikayesine hancı:
"Adım Kvothe. Aşağı yukarı 'Kıvote' diye okunur. İsimler önemlidir, çünkü size bir insan hakkında çok şey söylerler. Birinin duymaya hakkı olduğundan çok daha fazla isim duydum.
Ademler bana Maedre derler. Telaffuz şekline bağlı olarak bu, "Alev", "Gök gürültüsü" ya da "Kırık Ağaç" anlamına gelebilir.
Beni görecek olursanız "Alev" ismi hemen aklınıza gelir. Parlak kızıl saçlarım var. Birkaç asır önce doğsaydım herhalde iblis diye yakılırdım. Saçımı hep kısa kessem de pek asidir. Kendi haline bırakılırsa dimdik durur ve beni alev almışım gibi gösterir.
"Gök Gürültüsü" adınıysa, güçlü bariton sesime ve küçük yaşlarda aldığım epey bir sahne eğitimine borçluyum.
"Kırık ağaç" adını hep önemsiz buldum. Tabii şimdi düşününce, bunun kısmen de olsa gerçeği yansıttığını kabul etmeliyim.
İlk hocam bana E'lir derdi, çünkü akıllıydım ve bunun farkındaydım. İlk sevgilim bana Dulator derdi, çünkü telaffuzu hoşuna giderdi. Bana Shadicar, Eli Hafif ve Altı Tel dendiği de oldu. Kansız Kvothe, Esrarengiz Kvothe, Kralkatili Kvothe de dediler. Bu isimlerin hepsini hak ettim. Hepsinin bedelini ödedim.
Ama Kvothe olarak yetiştirildim. Babam bir keresinde bunun "bilmek" anlamına geldiğini söylemişti.
Tabii bana daha başka çok şey de dendi. Bunların çoğu kaba sözlerdi, lakin çok azı hak edilmemişti.
Uyuyan höyük krallarından prensesler kaçırdım. Trebon kasabasını yakıp kül ettim. Felurian'la bir gece geçirdim ve hem canıma hem de aklıma mukayyet olabildim. Çoğu insanın alındığından daha küçük bir yaşta Üniversite'den atıldım. Başkalarının gündüz gözüyle ağızlarına almaktan bile korktukları yollardan, ay ışığı altında geçtim. Tanrılarla konuştum, kadınlar sevdim ve ozanları ağlatan şarkılar yazdım.
Belki beni duymuşsunuzdur." ...
Neşeli, keyif dolu ve huzurlu bir haftasonu diliyorum hepimize :)