Merhabalar! Antalya'da güneşli bir pazar günü, günaydın!
Uzun zamandır okuduğum, araya işlerimin girmesi dolayısıyla uzun bir ara verip tekrar elime aldığım bir kitap Kargalar Meclisi. Kitap karmaşık bir başlangıç sunuyor bizlere; sonra isimleri öğrenip, mekanları ve karakterleri tanıdıkça netleşmeye başlıyor. Bu bir genç yetişkin romanı, o yüzden okuması kolay. Yorucu bir iş gününden sonra kafanızı boşaltıp eğlenmek istiyorsanız zaman zaman bu tür kitaplara yönelin derim. Ama bu kitaba mı, emin değilim...
Çok güçlü etkileri olan bir uyuşturucunun formülünü yaratan bir adamı kaçırmak için Ticaret Konseyi tarafından görevlendirilen bir serseri çetesini anlatıyor kitap. Karakterleri tanıdıkça seviyorsunuz. Çok az dozajda aşk da var romanda. Konusu çekici gelebilir, anlatım da akıcı ama pek güçlü değil. Zevkle ele alındığını söyleyeyim, bunda tasarımının payı da var, tasarımı çoook güzel.
Arka kapak yazısı çeteyi anlatıyor, bunu aşağıda yazdım size. Çok az bilgi verdiğimin farkındayım, okuyanlara sürpriz olsun istiyorum. Bir daha okur musun derseniz veya böyle olduğunu bilseydin okur muydun derseniz... Okumam, okumazdım. Ancak bir blogda çok methedilmiş, böylelikle yolumuz kesişti kitapla ve çok az bir şey kaldı bitirmeme. Blog tavsiyelerine de, çok güvendiklerim hariç, bazen uymamak gerektiğini öğrendim. Özellikle kitap okunmadan yazılmışsa... Yine de itiraf etmem gerekir, başlangıçta kitap çok çekici geldi, konusu da ilginç, hızlı hızlı okuyordum. Ancak sonradan tekdüzeleşiyor.
"İntikam duygusuyla yanıp tutuşan bir mahkum
Bahis düşkünü bir keskin nişancı
Ayrıcalıklı hayatını geçmişte bırakan bir kaçak
Hayalet ismiyle tanınan bir casus
Hayatta kalmak için sihir kullanan bir cellat
Ve hepsini bir araya getiren kaçış uzmanı bir hırsız
Bu ekip büyük bir felaketi önleyebilecek tek seçenek,
tabi önce birbirlerini yok etmezlerse."
Kitaplarla kalın, sevgiler :)